Bir süredir çok zor bir dönemden geçiyorum. Aniden birçok sorumluluk birden üzerime yüklendi. Şu vakit şunu yaparım, oradan şu otobüse biner şuna yetişirim, sonra şu kadar yürürüm -hatta koşarım- sonra olmadı haritalar uygulamasına bakar en kısa güzergahı seçerim, namazı şu camiye yetiştirsem sonra şu saatte kalkan otobüse biner varırım evime. Ertesi gün şu otobüsle okula giderim ve sonra okuldan sonra şu arkadaşımla şuralarda gezer yine şu vakitte şu otobüse binerim. Sonra şuraya, sonra buraya... Ve iki hafta içinde böylece yoruldum. Çok yoruldum. Belki hiç de yorulunmayacak şeylerdi. Çok abarttım. Daha meşgul insanlar var. Başka işleri olan, çok daha sıkıntılı zamanlar yaşayan ve belki de ne kadar uğraşsa da işleri yolunda gitmeyen binlerce, yüz binlerce insan var dünyada. Ben neden bu kadar sıkıntılı olduğumu düşünüyorum ki... Geçen günlerde kol saatimi ablamın evinde unutmuşum. Her ne olursa olsun hep ona bakardım. Bir şekilde işlerimi vaktinde yetiştireceğime beni inandır
Aklımdan ve kalbimden ellerime ulaşanlar...