Deniz Tekin'den Gelir Miyim şarkısını dinlerken bunu yazıyorum ve bir umut vardıysa da gitti sanırım. Bana mı diyorsunuz Deniz hanım? Gelmez mi o istek acaba? 2 yıl öncesinde mi kaldı o anlar?
Savaşmak zordur, eminim. Sonuçta sen ne kadar iyi olsan da karşındakinin seviyesini tam bilemezsin ve sonra belki de sen ondan daha aşağıda olursun. Karşındaki eğer tam olarak sensen işte o daha zor gibi. Sonuçta tıpatıp aynısın. İkiniz de birbirinizi biliyorsunuz. İç içesiniz zaten. Birsiniz. Ve işte kazanmak o zaman çok zor. Savaşmanın en zoru mudur bilmem. Benim tecrübe ettiğim tek savaş türü.
Bir şeyler yapabiliyorsundur ama artık yapmıyorsundur. Yapmıyorsun. Bırakmışsın. Belki de vazgeçmişsin. Vazgeçtin.
Çok zor.
Elindeki hazineden vazgeçtin ve o hazine artık o kadar ortam malı oldu ki artık geri dönsen de değeri beş kuruş dahi değil. Beş kuruş dahi değil. Ve o hazineyi işleyişin bile eskidi, değersizsin. Neden böyle yaptın? Başka şeylere vakit harcamak için. Nerede o başka şeyler? Bitti.
Ne yapıyorsun şimdi? Hiçbir şey. Ne demek hiçbir şey? Öyle işte, tam olarak hiçbir şey.
Eski, yarım kalmışlarıma bakıp içimi acıtıyorum. Pişman olmayı gündelik ihtiyaçlarım arasına koymuş durumdayım ve bunun tersi olumlu bir şey için adım attığım da söylenemez.
"Şimdi bana sor bir daha gelir miyim?"
Gelir misin benim değerli yazma isteğim? Çok beklettim ve ikinci plana koydum seni. İkinci plan değil tamam onuncu plan. Tamam on bile değil, haklısın... Özür dilerim. Sen en değerlimken böyle yaptım. Çok başka şeyler yaptım ve en mutlu olduğum anların sebebi olan seni unuttum. Senin eserin olan yarım kalmış hikayelerimi okudum bugün ve bin pişman oldum tekrar. Tekrar pişman oldum. Çok. Yazarken ki kendimi hatırladım. Çok değerliydi.
Çok büyük hayalimdi yazar olmak ama neden böyle bıraktım? Her hayalimin sonu bu mu olmalı? Her hayalimin sonu böyle mi olmalı? Ben kendimle olan savaşımı asla kazanamayacak mıyım? Nedir bu üstesinden gelemediğim tembelliğimin öldürücü vuruşu? Nasıl katledebilirim seni söyle tembelliğim? Yok mudur zayıf noktan?
Peki özgüvensizliğim neden hala terk etmedi bu aklımı? Sen kendini bilmez misin ki kendine güvenmiyorsun? Kendinle savaşıp kazanamıyorsun ya nedeni bu işte.
Hikaye yazmaya devam etmek istiyorum. Yazı yazmadan geçirdiğim iki yıl çok fazla. Çok uzundu. Çok gereksizdi o yıllar. Çok acınasıydı.
Allah'ım sen sabır ver..
Savaşmak zordur, eminim. Sonuçta sen ne kadar iyi olsan da karşındakinin seviyesini tam bilemezsin ve sonra belki de sen ondan daha aşağıda olursun. Karşındaki eğer tam olarak sensen işte o daha zor gibi. Sonuçta tıpatıp aynısın. İkiniz de birbirinizi biliyorsunuz. İç içesiniz zaten. Birsiniz. Ve işte kazanmak o zaman çok zor. Savaşmanın en zoru mudur bilmem. Benim tecrübe ettiğim tek savaş türü.
Bir şeyler yapabiliyorsundur ama artık yapmıyorsundur. Yapmıyorsun. Bırakmışsın. Belki de vazgeçmişsin. Vazgeçtin.
Çok zor.
Elindeki hazineden vazgeçtin ve o hazine artık o kadar ortam malı oldu ki artık geri dönsen de değeri beş kuruş dahi değil. Beş kuruş dahi değil. Ve o hazineyi işleyişin bile eskidi, değersizsin. Neden böyle yaptın? Başka şeylere vakit harcamak için. Nerede o başka şeyler? Bitti.
Ne yapıyorsun şimdi? Hiçbir şey. Ne demek hiçbir şey? Öyle işte, tam olarak hiçbir şey.
Eski, yarım kalmışlarıma bakıp içimi acıtıyorum. Pişman olmayı gündelik ihtiyaçlarım arasına koymuş durumdayım ve bunun tersi olumlu bir şey için adım attığım da söylenemez.
"Şimdi bana sor bir daha gelir miyim?"
Gelir misin benim değerli yazma isteğim? Çok beklettim ve ikinci plana koydum seni. İkinci plan değil tamam onuncu plan. Tamam on bile değil, haklısın... Özür dilerim. Sen en değerlimken böyle yaptım. Çok başka şeyler yaptım ve en mutlu olduğum anların sebebi olan seni unuttum. Senin eserin olan yarım kalmış hikayelerimi okudum bugün ve bin pişman oldum tekrar. Tekrar pişman oldum. Çok. Yazarken ki kendimi hatırladım. Çok değerliydi.
Çok büyük hayalimdi yazar olmak ama neden böyle bıraktım? Her hayalimin sonu bu mu olmalı? Her hayalimin sonu böyle mi olmalı? Ben kendimle olan savaşımı asla kazanamayacak mıyım? Nedir bu üstesinden gelemediğim tembelliğimin öldürücü vuruşu? Nasıl katledebilirim seni söyle tembelliğim? Yok mudur zayıf noktan?
Peki özgüvensizliğim neden hala terk etmedi bu aklımı? Sen kendini bilmez misin ki kendine güvenmiyorsun? Kendinle savaşıp kazanamıyorsun ya nedeni bu işte.
Hikaye yazmaya devam etmek istiyorum. Yazı yazmadan geçirdiğim iki yıl çok fazla. Çok uzundu. Çok gereksizdi o yıllar. Çok acınasıydı.
Allah'ım sen sabır ver..
Yorumlar
Yorum Gönder