Şu an bir feribottayım. Geçen seneye göre çok şey değişti hayatımda. Eve dönmek için yol alıyorum ama döndüğüm ev bile değişti. Odamdaki eşyaların yerini değiştirirdim şimdi odam da değişti. Mesela çalışıyorum. Hem de öğrenciyim.
Bu yıl hayatımda o kadar çok şey değişti ki. Bu ilgi alanlarım değişti, hedeflerim değişti, hırslarım değişti. Rutinlerim oldu mesela. Cilt bakımı rutinim var artık. Serumlar sürüyorum, nemlendirici kullanıyorum. Makyaj da yapıyorum arada ama önemli günlerde.
Bu yıl deneyimlemediğim sayısız şey deneyimledim. Birina aşık oldum ve daha sonra o kişinin hayatına dahil oldum. Soyadım değişti mesela. Bir insanın en çok neyi değişirdi? İşte benim soyadım değişti. Henüz iki hafta olmadı üstelik ve ben yirmi dördüncü yaşımı bitirmeden babamın soyadına veda edip aşık olduğum adamın soyadına alışmaya başladım.
Bu yıl kendime bakışım ve çevreme bakışım değişti. Değerli oluşumu öyle bir kazıdım ki aklıma. Başka bir şehirde olan nikahıma 50 kadar arkadaşım geldi mesela. Beni bu kadar mutlu edeceğini düşünmezdim birilerinin varlığının. Seviliyor oluşumu hissettim. Sevmeyi severdim, bunu geçen sene anlatmıştım. Fakat sevmenin bu şeklini deneyimlememiştim. Ben tam da bunu seviyormuşum, onu öğrendim.
İnsanın yanında olduğuna şüphesiz güvendiği, inandığı bir kişinin varlığını bilmesi gibisi yokmuş, bunu öğrendim. Mesela ben bu yazılarımı her yıl tek başıma, odamda, genelde ağlayarak yazardım. Şimdi zar zor odaklanıp bir yandan gülüp bir yandan da yanımdaki hayat arkadaşıma sarılarak yazıyorum.
Uzun zamandır da bu blog sitesine uğramıyorum. Bunu elbet anlamışsınızdır. Bu siteye cidden mutlu ve meşgul olduğumda gelmiyormuşum, bunu öğrendim. Şimdi bir yandan yazıp bir yandan yürüyorum. Önüme bakmama gerek de kalmıyor. Çünkü gözüm olarak biri var yanımda.
Bu yıl bir kitap okudum sanırım. Ve başka bir kitabı da yarıda bıraktım. Bu yıl arada yoga yaptım. Resim çizmedim. Kemanıma dokunmadım. Bu yıl pembe bir elbise giydim, pamuk şeker olarak anıldım. Bu yıl arkadaşlarım bana unutulmaz bir sürpriz yaptı ve ben ağladım. Bu yıl doğum günü hediyesi olarak mini fırın alındı bana.
Bu yıl çok farkı şeyleri, çok güzel şeyleri çok kısa sürede birden yaşadım. Birden oldu. Yoğundu da yılım. Özel bir kurumsal şirkette işe girdim, ayrıca tez yazmaya başladım. Yapay zekayı öğrendim, kına yaktım, sırf eşim istedi diye normalde saçma bulduğum şeyi yapıp bir tişört ütüledim. Bundan zevk aldım.
Yoğun bir yıldı. En fazla üç kere nefessiz kalana kadar ağladım ve sonra mutlu oldum. Ve daha sonra mutsuz olduğum çok az zamanım oldu. Onlar da yine geçti.
Bu yaşımda neredeyae hiç şarkı dinlemedim. Dinlediysem de zevk aldığım için dinledim. Karamsarlığa düştüğüm şarkılardan, zor durumda hissettiğim durumlardan, yakın hissetmediğim insanlardan, sıkıntıya girdiğim hislerden uzaklaştım ve kurtuldum.
Bu yıl kendi yirmi dördüncü yaşımın son otuz beş dakikasında soğuk, karanlık ve güvenli bir yürüyüş yapıyorum. Geçen sene bu zamanda bu yaşadıklarımın hiçbirini hayal edemezdim. Her ne yaşadıysam, bu yaşımda ve önceki yaşlarımda, her bir için tek tek şükrediyorum. Kendimi buldum, kendimi tanıdım, kendimden nefret ettim ve sonra kendimi sevdim. Her şey kendimi sevmemle başladı. Yenilendim. Teşekkür ederim.
Bu anımı bir gün yaşayacağımı, bu hisleri hissedeceğimi eski yaşlarımdaki Selime’ye anlatabilmek ve ona sarılmak isterdim. Çok şükür bunu benim yerime yapan biri oldu ve hala da o kişi yanımda.
Gelecek yaşımda yanımdaki güzel insanlarla huzurlu, sakin ve sevgi dolu bir yıl geçirmek istiyorum. Aileme katılan ailemle ve beraber yeni bir aile kurduğum kişiyle uzun, huzurlu, sağlık ve hayır dolu bir ömür geçirmek istiyorum. Nice güzel şeyler deneyimlemek, nice başarılar tatmak istiyorum.
Bu yılki hedeflerimi yazdım ve birini çoktan yaptım. Değişen soyadım, evim, odam, yatağım, çekmecem, mutfağım, kirli sepetim ve mini fırınım ile yirmi beşinci yaşımı unutulmaz, harika bir yaş olarak yaşamak istiyorum. Çok şükür, inşallah.
Doğum günün kutlu olsun! Seni seviyorum.
İyi geceler.
Yorumlar
Yorum Gönder