Ana içeriğe atla

BUGÜN NELER OLDU?

  Arkadaşlar bugün babam, annem ve ben dışarı çıktık! Çok acayip bir şey olursa dışarı çıkacağımı söylemiştim. Çok acayip bir şey olmadı ama ben alışveriş yaptım. Starcity'ye gittik. Çanta, bilezik, palto, gömlek, kemer ve pijama aldım. Gerçekten güzeller. Hele de o aldığım bilezik dizisi !!!!! Pembe gibi bir rengi var ama tam rengini söyleyemeyeceğim :) Aldığım lacivert çanta ve mor, pembe tonlarında çizgileri olan kemer ile bilezikler çok yakıştı birbirine :)

  Yani ben birbirine yakıştırdım :) Bu arada gömleğimin rengi de lacivert, paltom da pembe :) Hiç fark etmeden aynı renklerde almışım hepsini.

  Çok gezdik. En sonunda bir yere gidip yemek yedik, çay içtik.. Bayağı yoruldum ama ne kadar yorulsam da uykum yok. saat gece yarısını çoktan geçti.

  Bugünkü Korece dersimde bağlaçları, zamirleri, sıfatları işledim. kendi kendime :) Bir hoca bulsam babam beni gönderecekmiş, öyle demişti çok önceden. Dediği şey hala geçerli mi bilmem :)

  Bugün bir başka olay daha oldu. Bir arkadaşım telefonda bana oyun oynadı (yani işletti yabancı dillere düzgün çevrilsin diye oyun oynadı yazıyorum.). Telefonu yolda bulduğunu ve telefon sahibini tanımadığını söyledi mesajda. Bende ilk başta inanmadım ama sonradan çok ısrar edince arkadaşımı tanımadığını ben de inandım. Kandırdı beni :) Hem de kuzeni ile birlikte kandırmışlar. Bana sapıklık falan yaptılar. Ben de korktum tabi ne yapayım? Sonuçta bana söyledi oyun oynadığını ben de onu affettim. Bana oyun oynaması yanlıştı ama olsun eğlendik :) Herkese mesaj attım bana oyun oynadığı için :) "Okullar açılınca döveceğiz" falan dedim :) Hepsi şaka amaçlıydı. O kadar fazla kızmadım zaten.

Kıyafet dikmedim bugün. Gezdik. Bugün eğlenceliydi gerçekten. Ablam bu hafta dershane yurdunda kaldığı için bizimle alışverişe gelemedi. Ablamı özledim. Ağlıyormuşum bide :) Yok ağlamıyorum, niye ağlayayım? :)

Sonuç olarak böylece bir gün daha bitti. Ders kitaplarının kapağını yine açmadım. "Süper inek" öğrenci olma programına ne zaman başlayacağımı bir Allah bilir :) Yakında... Very soon :) "Very soon" ingilizcede  "çok yakında" demek mi onu tam bilmiyorum. İngilizce bilgim lise 1. sınıf öğrencisinin bilebileceği İngilizce kadar iyi değil. Kısacası İngilizce bilgim iyi değil. Bu konuya nereden geldik? Neyse...

Güle güle..:)



http://statigr.am/selmekra 










Yorumlar

  1. O arkadasin cok ayip etmis selime bir tokat ta benim icin atsaydin. Bileziklerin de cok tatliymis gule gule kullan :)

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. :D teşekkürler :) okullar açılsın çok şey olacak :D

      Sil

Yorum Gönder

Bu blogdaki popüler yayınlar

Canım abim ve ablam...

Keşke şimdi ben 7 yaşında olsaydım, ablam 10, abim 13...   Üçümüz bir odada uyurduk. Ben yer yatağında yatardım çünkü daha küçüktüm. Abim ile ablam ise ikiye ayrılmış bir ranzanın iki ayrı yatağında yatarlardı. Geceleri karanlık olunca korkardım, o yüzden hiç uyumayalım isterdim. Abim tembellik yapar asla okul için bir çabaya girmezdi. Ablam incecik bir kızdı, o ne yapsa onu taklit ederdim. Yeni ilkokula başlardım ben de. Yazmayı falan bilmiyorum, okumayı da.. Abim okula gitmeye can atıyorum diye beni garipserdi. Şimdi anlıyorum garipsemesini ama birinci sınıfa başlayacaksın deseler, ben yine can atarım. Ne güzel, bulanık yıllardı.  Ablamla uyduruk ama özgün oyunlarımız vardı mesela. Ne kadar iyi anlaşıyorsak bir o kadar da kavga ederdik üçümüz. Babam evin koridorunun tavanına bir kanca asar, ona bağladığı ip ile salıncak yapar, biz de sallanırdık. Sonra babamın kocaman terlik giymiş ayaklarına otururduk, bizi ayakları ile taşırdı. Biz onu çok güçlü sanırdık,...

YİRMİ ALTINCI YAŞIMIN SON BİR SAAT KIRK BEŞ DAKİKASI

greyfurt sıkıp üzerine maden suyu koydum ve içiyorum. çok güzel oluyor. son bir yılda neler yaptığımı düşünüyorum. bu yıl anlatmaya değer pek bir şey olmadı aslında. aynı yerde çalışıyorum, aynı yerde okuyorum. ama taşındım mesela evet. artık başka bir evdeyiz.  beni strese sokan ve aslında beni hapseden, beni zincirleyen 4 şey vardı. iki tanesinden kurtuldum. biri ev idi biri de kötü yöneticiydi. bu yaşımda hakkımı savundum, stresimi azaltmak için çok uğraştım. eğitimler aldım, sakinleşmeye çalıştım. bu yaşımda psikolog seanslarım bitti. artık psikoloğa gitmiyorum. ihtiyacım var mı hala bilmiyorum ama şu anlık iyiyim.  bu yaşımda koçluk seansları aldım. çok faydalıydı. hayat amacımı öğrendim, neler yapmak istediğimi gördüm. hem de nasıl mış gibi yapabileceğimi gördüm. mış gibi yapmak benim için bir hayatta kalma modeli. mecburen. bu yaşımda da işimden ayrılmak çok istedim ama olmadı. önceki yaşımda nerede çalışıyorsam ve ne yapıyorsam yine aynı şeyleri yapıyorum.  eşim y...

ödev yapmak dışında her şeyi yapmaya çalışıyorum

annemin kaderini yaşadığım için evliliğimin daha 2.yılı dolmadan 2.kez taşınıyoruz. mecburen. kirada olmak böyle bir şeymiş. değişime alışık olduğum için taşınmak beni o kadar yormuyor. aksine yeni bir ev ve eşyaların yeniden yerleşmesi güzel. şimdi yaşamakta olduğumuz eve de o kadar alışamamıştım ve yerleşememiştim. bu sebeple çok çok üzülüyorum diyemem. işime de geliyor doğrusu. daha küçük ve temiz bir eve taşınmak hoşuma gidiyor.  Ödevlerim var. bir tane sunum bir de fotoğraf projesi olacak. bu sebeple fotoğraf eleme ve proje yazmak için bilgisayar başına oturdum. klavyem de var. biliyorsunuz harika güzel bir klavyem var. çok severek aldım ama belki 5 kere falan kullanmak nasip oldu. birçok şeyi de böyle heves ederek alıyoruz. arıyoruz tarıyoruz ama sonra kaç kere kullanıyoruz acaba? alabilmek tek başına nasip değil, kullanabilmek de bu nasibin devamı bence. sonuçta içeri odadaki masanın üzerinde tozlanmaya bırakılmış bir şey sana ait olsa da gerçekten nasibin midir ki? aslında ...