Ana içeriğe atla

Kayıtlar

Şubat, 2013 tarihine ait yayınlar gösteriliyor

ŞAHANE BİR MODEL :)

  Merhaba arkadaşlar,   Annemin hediye ettiği Barbie bebeğime ilk kıyafeti diktim. Yelek diktim. Üstelik yeleğin cebi var :) Altındaki de çorap yani tayt gibi duruyor ama çorap :) Fotoğrafı buradan paylaşamayacağım ama bu adresten hem bu bahsettiğim modele hem de başka yaptığım modellere ulaşabilirsiniz. Yorumlarınızı bekliyorum :)   Güle güle..:)

ÖNEMLİ BİR AÇIKLAMA

  Çoğu yazımda bahsettiğim "süper inek" sıfatının anlamını sizlerle paylaşmak isterim.   "İnek" herkesin bildiği gibi hayvandır :) Ama Türklerde çok çalışkan, her şeyi bilen öğrencilere de "inek" denir ve onlarla dalga geçilir.   Ben de "inek" yani çalışkan olmak istediğim için ve çok fazla çalışkan olmak zorunda olduğum için kendime "süper inek" lafını buldum.   Yabancı arkadaşlarımız ve diğer kişiler için yapılmış olan bu açıklamayı okuduğunuz için teşekkürler.   "Süper inek" olmaya çalışan kız kardeşiniz şimdi uyumaya gidiyor.   İyi geceler.   Güle güle..:) 

YENİ KIYAFET

  Merhaba arkadaşlar,   Bugün okul vardı. okula gittim. Arapça çok kolay bir dilmiş. Gerçekten çok iyi anladım. Hoca iyi çünkü :)   Bugün benim yaptığım kıyafeti giydim. Arkadaşlarım çok beğendi. Fakat fotoğraf çekemedim. Ablam bir kaç hafta önce kıyafeti giyip fotoğraf çekmişti. O fotoğrafları yayınlamak istiyorum. Fotoğraftaki ablam. Giydiği pançonun altındaki beyaz, kırmızı kıyafeti ben diktim.        Bu hafta çok acayip çalışkan öğrenci oldum :) "Süper inek" öğrenci olma yolunda ilk adımı atmış sayılırım. Kendime çok güzel bir not defteri almıştım tatilde. O deftere her gün, tarih atarak, ayrı ayrı dersleri ve ödevleri yazıyorum. Sonra o gün verilen ödevi o gün yapıyorum. Sadece dün ödev yapamadım. O da arkadaşıma gittiğim içindi.    Saat 3. Uyuyana kadar daha çok saat var. Bu saatlerde ödev yapabilir, kitap okuyabilir ve şiir ezberleye bilirim. Lise 1 sınıfının zor olduğunu her zaman bilin ve unutmayın arkadaşlar :) Zaten İngilizce hocası ile birl

ÇOK ÇALIŞIYORUM :(

  Merhaba arkadaşlar;   Bugün çarşamba. Üç gündür düzgünce ders dinliyorum, ödevlerimi yapıyorum. Bugün çok fazla ödevim var.   İlk önce telefon kapları hakkında bilgi vereyim. Karton ile yaptıklarım telefonlara büyük geldi :/ Torba gibi olan ise tam oldu. Telefon kaplarını görünce kendisine de yapmamı isteyen bir kaç kişi çıktı. Ben de "30 liraya yapıyorum" dedim :D Yapmamı istemesinler diye bu kadar yüksek bir fiyat söylüyorum. Çünkü ödevlerim oluyor, okul meseleleri falan. Aralarından biri bana darıldı. Niye böyle dediğimi uzun uzun anlatmama rağmen bana dargın. Bu işin sonu nereye gider bilmiyorum.   Türk edebiyatı hocası gibi İngilizce hocası da gidiyor. Yerine başka bir hoca gelecekmiş :( Artık canımız İngilizce hocamızı sadece cumartesi günleri görebileceğiz (Bizim okul haftada 6 gün)...  Dediğim gibi çok fazla ödevim var. İki kitabı okumaya başlamalıyım, matematik ve geometri testleri çözmeliyim, Türk edebiyatı dersinde bir kaç ödev var, bir de İngilizce okum

"15 TATİL"İN SON GÜNÜ :(

Merhaba... Merhaba...   Şu an çok üzgünüm, perişanım. Yarın okul var. Üstelik zor dersler ile başlıyor okul. Türk Edebiyatı , Arapça, Biyoloji :( Yani Arapça zor değil de ben bütün bildiklerimi nerede ise unuttum. Biyoloji zaten farklı bir dünya. Biyoloji dersini hiç anlamıyorum. Türk Edebiyatı ise... Of bu ders baş belası :( Türk Edebiyatı ve Dil Anlatımdan 3 almıştım sadece. Ama en azından öğretmen değişti de notum yükselir diye bekliyorum. Yeni Türk Edebiyatı hocamızı daha görmedik. Ben de o kadar büyük bir mesele yapmışım ki kadın (ya da adam bilmiyorum) hep rüyalarıma girmeye başladı.   Bugün yapacaklarım:  1-  Çok test çöz,  2-  Ders defterlerinin hepsini gözden geçir,  3-  İngilizce ve Arapçanın kelimelerine çalış,  4-  O kadar çok çalış ki akşam yorgun düşüp erken uyu,  5-  Yarın okulda nasıl ders dinleyeceğini düşün,  6-  Okul eteğini ütüle,  7-  Televizyon İZLEME! ,  8-  Arada yemek falan yiyebilirsin,  9-  Türk Edebiyatı dersi için kitap okumaya ve şiir ezberl

HAYIRLI CUMALAR :)

  Saate bakarsak cumartesi çoktan oldu. Ama ben tembel biri olarak çok geç uyuyorum. Bu yüzden benim cuma günüm daha bitmedi :)   Bu gün cuma idi ve sabah annemin zorla pirinç aldırması dışında evden çıkmadım. Dün ise bugünün aksine hep bir hareket halindeydim. Bugün tam bir tembellik vardı üstümde :)   Bugün kendime twitter hesabı açtım ama sahte isim ve soyad kullanarak :) Amacım kötü bir şey yapmak değil sadece öyle duracak. Profil falan düzenledim. Güzel bir şey oldu :) Hesabı açtıktan bir kaç saat sonra twitter hesabımı askıya aldı :) Sonra askıdan kurtardım, yarım saat sonra yine askıya alındı :) İlk günden hatta saatlerden ilk limitimi de yedim :) Şuan limiti aştığım için tweet atamıyorum :) Limitimi aştığım anda twitter'a hem One Direction grubundan Louis ve Liam  hem de Cody Simpson twitter'a girdi ve ben onlara "follow me please" yazamadım :D Zaten bu hesabı açmamın nedeni bu. Yani kendine Directioner hesabı açtım. Justin Bieber , One Direction, C

BENİM BU BAŞLIK BULMADAKİ ÇİLEM BİTMEYECEK

  Canım sıkılınca blog tasarımımı yine değiştirdim. Yorumlara bakınca morun pek de iyi bir seçim olmadığını anladım ve sevdiğim başka bir renk olan laciverdi kullandım :)   Bu blog işinde yeni olduğum için bir çok güzel şeyi yeni yeni keşfediyorum. Google+1 olayı varmış onu da ekledim. Bakalım nasıl şeyler olacak :)   Bugün sabah sabah gittim simit aldım. Bir simit bu kadar güzel olabilirdi :) Tabi ben sevdiğim bir şeyi görünce çok yediğim için iki simit yedim :) Gerçekten simit çok güzel bir nimet.   Dün ilk defa erken uyudum sabahta namazdan sonra uykum gelmedi. Öğleye doğru bir uyumuşum 3 saat mi ne :)   Bugün keman çalmaktan dolayı acıyan parmaklarımın acısı azıcık dindi. Çalmaya çalıştığım müziği de güzelleştirmeye başladım :) Çalışımı kaydedip arkadaşıma attım "Çok detone oluyorsun" dedi :) Böyle böyle öğrenebilirim çalmayı.   Bu arada size Kore dizisi önermeden edemeyeceğim :) HEARTSTRİNGS   harika bir dizi. Diziyi bitirmeme iki-üç bölüm kaldı. Bugün bitirir

Hİ :)

  İngilizce bir giriş yapmak isterdim tabi ama... neyse..   Bugün salı idi yani spora gittim. Spora gittiğim tesiste ramen satılıyordu :) 3 liraya bardakta ramen vardı ve annem hep "boş ver, alma" dediği için alamadım.   Dün gece arkadaşım için telefon kabı yaptım. Arkadaşımın telefonuna tam olmayabilir :) O zaman boşuna yapmış gibi olacağım. Pembe üzerine beyaz puantiyeli kumaş ile yaptım telefon kabını.Yani fabrika yapımı olmadığı için biraz garip oldu :) (Ağabeyim her zaman ki gibi bir çok hata buldu.).Yorumlarınızı beklerim :)   Hani dün demiştim ya keman müziği vardı. Paylaşmıştım sizlerle. Be Strange melodisini kemanda çalabiliyorum !!1!1bir!! :) Bir video buldum. Bu video da bir kız çok ayrıntılı bir şekilde kemanda nasıl çalındığını gösteriyor. İngilizce konuşuyor kız ve ben çoğu şeyi anlamadım :) Tabi bu gülünecek bir şey değil burada ağlıyorum :P Ciddi olamıyorum :)   Evde hala önceden almış olduğum noodle'ım duruyor. Bugün noodle tariflerine baktı

BİR BAŞLIK BULMAK GERÇEKTEN ÇOK ZOR

  Bugün pazartesi. Haftaya okullar açılacak ve dilediğim gibi yaşayabileceğim sadece 1 hafta kaldı.   Çok güzel keman soloları buldum. Eskiden beri bildiğim ve çalmayı çok istediğim " FARID FARJAD " kemanisti zaten benim gözümde usta :) Dün Kore dizi müziklerini araştırırken bulduğum BOYS OVER FLOWERS dizisinin arka fon müziği BE STRANGE  , melodisine aşık oldum diyebilirim. Dinleyin ve ağlayın. Şuan dinliyorum ve içime işliyor resmen. Bunu kemanda çalabilir isem gözüm kapalı giderim. Nereye giderim bilmiyorum :)   Of çok güzel :)   Neyse sizi harika keman ile bırakıyorum. Ben ise bulaşık yıkamaya gidiyorum. Annem elini kesmiş :( O yüzden öyle işte.   Güle güle..:) http://statigr.am/selmekra

Merhaba :)

  Blog tasarımımı değiştirdim. Önceki şablon bana çok yaşlı gözüktü.   Hem mor rengini çok severim. Mor renk ile ilgili çok büyük hayallerim var. Geçen yıldı galiba hep aynı şeyin hayalini kurardım : MOR EV :)   Mor ev adı gibi mor renkli, bahçeli, iki katlı bir ev. Dışı mor, içi de mor. Hem de her şeyi mor! Bir ara delirmiş gibi her şeyin mor rengini arıyordum. Mor bir şey bulunca o şeyin satıldığı mağazayı aklımda tutuyordum ve "büyüyünce buradan alışveriş yapacağım" diyordum. Bir süre sonra bu hayalimi anlattığım herkes "Her şey mor  olursa bıkarsın" dedi. Ben de hayalimin üzerinde değişiklikler yaptım. Evimin dışı mor, içi ise mor, pembe, beyaz ve siyah tonlarında olacaktı. Bu hayalimi anlattığımda insanlar daha mantıklı buldu :) Ben de mantıklı bulduğum için daha çok sevmiştim bu hayali.   Şimdiki hayalim ise çok farklı. Evim rengarenk olacak ve geometrik şekillerin olduğu eşyalar ile döşenecek :) Şimdi her yerde kare, yuvarlak, dikdörtgen, üçgen, beşgen

YENİ....

  ABLAM BANA BARBİE ALMIŞ :)   Çok mutlu oldum. Hem de ayağı, bileği, bacağı kırılan cinsten :) Ama önceden yaptığım kıyafetler ona bol geliyor. Yani -1 beden bir Barbie :)   Dün yazı yazamadım çünkü Kore dizisi izlemek daha ağır bastı. Korece de çalışmadım. Dün bir arkadaşta toplanıp 5-6 kişi film izledik. Filmin ismi SHUTTER ISLAND ! Ve ben filmi anlamadım :) Yani izledim, güzeldi de sonunda Leonardo deli mi çıktı, delirttiler mi, deli taklidi mi yaptı, hiç birini bilmiyorum. İnternette film hakkında yazılanları okudum ama yine kafam karıştı. Çünkü herkes farklı bir şey söylüyor. Hepsi haklı gibi :) Bir daha izlemeliyim bu filmi :)   Dün SUNGKYUNWAN SCANDAL dizisini izledim. Yani hepsini izlemedim. Bütün bölümleri atlaya atlaya izledim ve dizi bir gecede bitti. Dizi isminin üzerine tıklayarak dizi hakkında geniş bir bilgi edinebilirsiniz. Bu sayfanın sahibi dizinin her ayrıntısını çok hoş anlatmış. Dizi çok zevkli, güzel bir şey. Tavsiye ediyorum yani :)   Bugün de annemle

BAŞLIK BULAMADIM

  Tekrar merhaba arkadaşlar !   Bugün daha çok Kore dizisi izledim. Saat 6 gibi spora gittim. Spordan gelince de bir kıyafete başladım. İlk başta annemle bana diktiğimiz kıyafetin aynısını dikecektim. Kolu dikemeyince ben de kolsuz yaptım kıyafeti. Tesettürlü bir kıyafet olacaktı ama kolsuz bir şey dikince tesettürlük bir hali kalmadı :)   Yazı yazmadan önce Korece çalışıyordum. Dil bilgisine geldiğim için kafam biraz karıştı yani gramer olayı beni zorluyor. Bir öğretmenden öğrensem daha iyi olurdu. Büyüyünce bu Koreceye daha çok önem vermeyi düşünüyorum.   Bu arada bir reklamda İngilizce şarkı söyleniyordu ve ben ilk defa bir şarkıdan bir cümleyi düzgünce anlayabildim. Cümle şu : "life is beautiful" :) Artık İngilizceyi de çözdüğüme göre başka ülkelere yelken açabilirim :)   Başka bir şey daha diyeceğim. Bugün biz spordan çıkarken hoca Kore şarkısı çaldı !! :) Hem de BOYS OVER FLOWERS dizisinin ana müziği :) Ben şarkı ilk başladığında " bu melodiyi bir yerden