Ana içeriğe atla

"15 TATİL"İN SON GÜNÜ :(

Merhaba... Merhaba...

  Şu an çok üzgünüm, perişanım. Yarın okul var. Üstelik zor dersler ile başlıyor okul. Türk Edebiyatı , Arapça, Biyoloji :( Yani Arapça zor değil de ben bütün bildiklerimi nerede ise unuttum. Biyoloji zaten farklı bir dünya. Biyoloji dersini hiç anlamıyorum. Türk Edebiyatı ise... Of bu ders baş belası :( Türk Edebiyatı ve Dil Anlatımdan 3 almıştım sadece. Ama en azından öğretmen değişti de notum yükselir diye bekliyorum. Yeni Türk Edebiyatı hocamızı daha görmedik. Ben de o kadar büyük bir mesele yapmışım ki kadın (ya da adam bilmiyorum) hep rüyalarıma girmeye başladı.

  Bugün yapacaklarım:

 1-  Çok test çöz,
 2-  Ders defterlerinin hepsini gözden geçir,
 3-  İngilizce ve Arapçanın kelimelerine çalış,
 4-  O kadar çok çalış ki akşam yorgun düşüp erken uyu,
 5-  Yarın okulda nasıl ders dinleyeceğini düşün,
 6-  Okul eteğini ütüle,
 7-  Televizyon İZLEME! ,
 8-  Arada yemek falan yiyebilirsin,
 9-  Türk Edebiyatı dersi için kitap okumaya ve şiir ezberlemeye başla,
10- Bütün bunları saat on biri geçmeden bitir...

  Bütün 15 tatildeki aylak aylak duruşumun cezasını çekeceğim günü bekliyordum. Bugün imiş. Bu listeye uymalıyım.

  En son yazımı yazdıktan sonra Kore filmi izledim. Hem de korku filmiydi. Filmde oradan buradan kız çıkıyordu. Filmi bitirince ben de etraftan kız çıkıyor mu diye evde oraya buraya baktım. Kendi kendime gecenin bir vakti nasıl korktum bilemezsiniz :) Karanlık yerlerden koşarak geçiyorum falan :)

  Filmin ismi PHONE . Geçen gün izlediğim Tsunamiden Kaçış filminde oynayan kızın oynadığı filmlere bakıyordum, baktım filmin resmi esrarengiz, hemen izlemeye başladım :)

  Arada gözlerimi falan kapattım. Aniden kız çıkar bir yerlerden falan diye :)

  Dün akşam da üçüncü başka bir arkadaşıma telefon kılıfı yaptım. Ama bunda karton kullanmadım. Telefon torbası diyebiliriz. Telefon içine konuyor ve bu kadar :)

  Bir de telefon sade olmasın diye arkadaşımın çok sevdiği baykuş resmini kumaş ve ipliklerle telefon torbasının üstüne işedim.



  Bir kısmını dikiş makinesinde diktim. Küçük yerlerini de elimle diktim. Kendi telefonumu içine sokunca sığdı. Sadece boyu uzun geldi. Ama zaten arkadaşımın telefonu benim telefonumdan kısa. Bu yüzden arkadaşımın telefonuna tam olur diye düşünüyorum. İnşallah olur.

  Yarın okul var dedik. Bu demek oluyor ki 15 gündür görmediğim arkadaşlarıma kavuşuyorum :)

  Bir arkadaşım bu tatil umreye, kutsal topraklara gitti. Onun yüzündeki nuru merak ediyorum :) Çok şanslı. Babam ile annem de ailecek umreye gitmek istiyor. Para sorunlarını halledebilsek gidebiliriz. Çok heyecanlı bir şey :)

  Dün yine geç uyudum. Bugünde öğlen 1 de uyandım. Ama nasıl uyandığımı anlatmak istiyorum çok komikti benim için. Ben rüya görüyorum. Birden annem "Selime kalk yarın erken kalkacaksın. Uyan! " dedi. Ben de saniyesinde gözlerimi açtım :) Bana en derin uykumda "Selime kalak okul vakti" deseniz 10 dakikada hazırlanır okula giderim :) Okula geç kalmak, gidememek benim en büyük korkum (karanlıktan sonra). Eğer ben korkunç bir rüya görmüş isem o rüya okul ile ilgilidir.

  Mesela rüyamda okula gidiyorum ama üzerimden okul kıyafeti yerine normal kıyafet oluyor, okula çantamı unutup gidiyorum, okula gidemiyorum hem de sınav günü, okula gidiyorum ama yaramazlık yapıp azarlanıyorum, eskiden ilk öğretimde başörtülü okula girilemiyordu (hala öyle) o zamanlar başörtümü çıkarmayı unutuyordum ve beni hapse atıyorlardı :) Bunlar hep rüyamda görmüş olduğum şeyler. Aralarında ne sık rastladığım okul kıyafeti yerine başka bir şey giymek. Bana çok korkunç geliyor.

  Bazı ülkelerde serbest kıyafet var. Bizim ülkede de olacakmış ama ben istemiyorum. Çünkü ben her gün farklı giyinmek isteyeceğim sonra sabahları dolabımda kıyafet seçeceğim diye yarım saat uğraşacağım falan filan.. Şimdi dersiniz ki "her gün farklı giyinme". Olmuyor öyle arkadaşlar. Bir kız öyle şeylere önem verir. Ben bile önem veriyorsam bu işte bir iş var :)

  En güzeli okul kıyafeti. Ne güzel onu giyiyorsun, herkes onu giyiyor. Rahat. Ama bu kıyafet serbestliği gelir ise başörtüsü yasağı da kalkar buna da hayır demem. Aslında buradaki asıl amaç bu yasağı kaldırmak. Bu yüzden bu yenilik gelsin ama ben uymayayım :)

  Kafam karıştı. Başka bir şey söylemeyeceğim. Bu kadar yeter. Eğer bir ara derslerden başımı kaldırabilirsem bloğa uğrarım.

  Haydi esenlikle kalın.

  Güle güle..:)

Yorumlar

Bu blogdaki popüler yayınlar

Canım abim ve ablam...

Keşke şimdi ben 7 yaşında olsaydım, ablam 10, abim 13...   Üçümüz bir odada uyurduk. Ben yer yatağında yatardım çünkü daha küçüktüm. Abim ile ablam ise ikiye ayrılmış bir ranzanın iki ayrı yatağında yatarlardı. Geceleri karanlık olunca korkardım, o yüzden hiç uyumayalım isterdim. Abim tembellik yapar asla okul için bir çabaya girmezdi. Ablam incecik bir kızdı, o ne yapsa onu taklit ederdim. Yeni ilkokula başlardım ben de. Yazmayı falan bilmiyorum, okumayı da.. Abim okula gitmeye can atıyorum diye beni garipserdi. Şimdi anlıyorum garipsemesini ama birinci sınıfa başlayacaksın deseler, ben yine can atarım. Ne güzel, bulanık yıllardı.  Ablamla uyduruk ama özgün oyunlarımız vardı mesela. Ne kadar iyi anlaşıyorsak bir o kadar da kavga ederdik üçümüz. Babam evin koridorunun tavanına bir kanca asar, ona bağladığı ip ile salıncak yapar, biz de sallanırdık. Sonra babamın kocaman terlik giymiş ayaklarına otururduk, bizi ayakları ile taşırdı. Biz onu çok güçlü sanırdık,...

YİRMİ ALTINCI YAŞIMIN SON BİR SAAT KIRK BEŞ DAKİKASI

greyfurt sıkıp üzerine maden suyu koydum ve içiyorum. çok güzel oluyor. son bir yılda neler yaptığımı düşünüyorum. bu yıl anlatmaya değer pek bir şey olmadı aslında. aynı yerde çalışıyorum, aynı yerde okuyorum. ama taşındım mesela evet. artık başka bir evdeyiz.  beni strese sokan ve aslında beni hapseden, beni zincirleyen 4 şey vardı. iki tanesinden kurtuldum. biri ev idi biri de kötü yöneticiydi. bu yaşımda hakkımı savundum, stresimi azaltmak için çok uğraştım. eğitimler aldım, sakinleşmeye çalıştım. bu yaşımda psikolog seanslarım bitti. artık psikoloğa gitmiyorum. ihtiyacım var mı hala bilmiyorum ama şu anlık iyiyim.  bu yaşımda koçluk seansları aldım. çok faydalıydı. hayat amacımı öğrendim, neler yapmak istediğimi gördüm. hem de nasıl mış gibi yapabileceğimi gördüm. mış gibi yapmak benim için bir hayatta kalma modeli. mecburen. bu yaşımda da işimden ayrılmak çok istedim ama olmadı. önceki yaşımda nerede çalışıyorsam ve ne yapıyorsam yine aynı şeyleri yapıyorum.  eşim y...

ödev yapmak dışında her şeyi yapmaya çalışıyorum

annemin kaderini yaşadığım için evliliğimin daha 2.yılı dolmadan 2.kez taşınıyoruz. mecburen. kirada olmak böyle bir şeymiş. değişime alışık olduğum için taşınmak beni o kadar yormuyor. aksine yeni bir ev ve eşyaların yeniden yerleşmesi güzel. şimdi yaşamakta olduğumuz eve de o kadar alışamamıştım ve yerleşememiştim. bu sebeple çok çok üzülüyorum diyemem. işime de geliyor doğrusu. daha küçük ve temiz bir eve taşınmak hoşuma gidiyor.  Ödevlerim var. bir tane sunum bir de fotoğraf projesi olacak. bu sebeple fotoğraf eleme ve proje yazmak için bilgisayar başına oturdum. klavyem de var. biliyorsunuz harika güzel bir klavyem var. çok severek aldım ama belki 5 kere falan kullanmak nasip oldu. birçok şeyi de böyle heves ederek alıyoruz. arıyoruz tarıyoruz ama sonra kaç kere kullanıyoruz acaba? alabilmek tek başına nasip değil, kullanabilmek de bu nasibin devamı bence. sonuçta içeri odadaki masanın üzerinde tozlanmaya bırakılmış bir şey sana ait olsa da gerçekten nasibin midir ki? aslında ...