saat 3.46
gece olunca sessiz oluyor. her geçen dakikada neden uyumadım diye kendine kızıyorsun. Gerçi yarın erken uyanmam için bir sebep de yok.
uzun süredir verdiğim bir kararın peşinden gidiyorum: çocuk gibi olmamak. bir ay boyunca oldukça iyi gidiyorum mesela ama sonra bir şey oluyor ve yine ufak halime dönüyorum.
çok küçükken bir yazı yazmıştım. Yaklaşık 5 sayfa kadardı. Yeşil kaplı defterimde olması lazım. Hatırlayamıyorum maalesef. Kurşun kalemle yazmışım, bu yüzden silinmeye başlamış.
O yazıyı yazarken demişim ki ilerideki Selime bu yazdıklarıma gülecek belki ya da üzülecek ama ben, bu yaşta olan selime, böyle düşünüyor.
şimdiki yaşımda, o yaşımda yazdığım yazıyı okurken ağladım. ağlamayı asla beklemiyordum. O yazıyı ağlayarak yazmışım ve yıllar geçtiği halde ağlayarak okudum.
şimdi de ilerideki selimeye bu yaştaki selime bir şeyler yazmak istiyor.
Ne düşünüyorsun, kimlerlesin, neredesin bilmem ama bu yaştaki selime böyle düşünüyor. Üzgün, heyecanlı, cesaretsiz, umut dolu ama bir yandan da kendisini fazla hayal kurmamaya ikna etmeye çalışan bir selime. İleride bu yaştaki selimeye baktığında sen, ilerideki selime, beni yargılayabilirsin, bana gülebilirsin. Bu yazıyı okurken ben aslında yorgunum.
Ağlamayacağım. Artık o kadar da kolay değil ağlamam. Bunu biliyorsun. Bu yılla beraber ağlamalarım sıklaşmıştı çok şükür ama yine de eskisi gibi değil.
Ben bu konuya niye geldim? Uykum o kadar fena ki anlayamıyorum artık.
.
.
.
şimdi saat 19.15. ertesi gün. (aslında o günün akşamı oluyor)
uyuyakalmışım yazarken ne komik.
.
.
.
aslında bu kadar cesaretsiz değilimdir. ama öyle bir hale geliyorum ki dönüp bakamıyorum bile.
dün o kadar güzel bir gün yaşadım ki. uzun süredir tadına bakmak istediğim yemekleri yedim, arkadaşlarımla şarkı söyledim. Aylar sonra vapura bindim.
Dün ilginç bir gündü. her saniyem, her yaptığım hareket, her şey o kadar spontaneydi ki aslında. Bunca plansızlık içinde bile aslında her şeyin planlı olduğunu görüyorsun.
İlerideki selimeye bir şey demem gerekirse o da şudur: doğrusu bu plansızlığımı seviyorum, çok düşünüp planlar içinde boğulmayı da seviyorum. Bazen aşırı güzel bulup yaptığım her saçma hareketi sevebiliyorum, bazen ise kendimi çocuksu buluyorum. Sanki ortaokuldaki ben gibi. O 5 sayfalık yazıyı yazdığım kendime dönüyorum.
ilerideki selime bu halime gülebilir, ortaokuldaki selimeye de gülebilir. bir şeyler değişse de bende bunca yılda bazı şeyler değişmek yerine üzerine örtüler çekilmiş sadece. Doğrusu örtüler o kadar iyi kamufle ediyordu ki bunca yıl fark etmemişim. Sonra bir açıldı ki, sanki zaman makinesiyle o halime döndüm. Daha aklı başındayım sanıyordum ama değilim gibi de.
ilerideki selime inşallah daha aklı başındadır. her konuda olmasa da en azından çoğu konuda aklı başında olmasını isterim. en azından bu konuda daha somut olmaya çalışabilirsin. dünyanın en soyut konusu olsa da en azından ortaokuldaki halin kadar olmasın. lütfen büyümüş ol.
Yorumlar
Yorum Gönder